![]() |
DOĞAL ELMA ve ÜZÜM SIRKELERI |
Faydalı
mikroorganizmalar bağırsakta yerleşerek mantarlara yaşam alanı bırakmaz ve
bağışıklığımızı arttırırlar. Son yılların büyük problemi olan alerji sorununu
da ortadan kaldırırlar. Ancak vücutta atom bombası görevi gören antibiyotikler,
bütün faydalı ve vücut için koruyucu asker olan bakterileri de yok eder. Issız
ve korumasız kalan vücutlarda mantarların cirit atmaya başlaması kaçınılmaz son
olur. Bilindiği üzere mantar, faydalı bakteri gibi bitki fermente edip vitamin
üretmek yerine şekerle beslenip zehir üretir. Bu karaciğerimize aşırı yük
bindirir. Son yıllar endüstrileşmenin, hazır gıdaların, antibiyotiklerin
bağırsaklarımızdaki faydalı mikroorganizmaları süpürdüğü yıllar oldu. Normal
bir insanda, bağırsaklarında ortalama BİR KİLO FAYDALI MİKROORGANİZMA bulunur.
Faydalı mikroorganizmalarla barışmamız,
hayatımızı ona göre şekillendirmemiz gerek. Faydalı bakteri kefir, turşu,sirke vb kaynaklardan alınabilir. En basit ve en uzun süre dayanan bir seçenek olan doğal sirkenin kullanımı da kolaydır. Ancak yapılışı sırasında dikkat edilmesi gerekir. Önemli ayrıntılar tarif içinde. Lütfen okuyun.
DOĞAL SİRKE
Sirke faydalı
bakterileri bünyemize almamızın en kolay yollarından biridir. Öncelikle şunu
bilelim: Doğal sirke;
piyasada satılan sirkelerden koku ve tat olarak tamamen farklı, suya katılıp
içildiğinde hoş limonata gibi bir içecek tadında, ferahlatıcı, mideye hazımda
yardımcı, son derece faydalı bir sirkedir. Elinde maya olmadan sirke yapmak
dikkat isteyen bir konudur. Yapılışı sırasında sirke bakterisinin oluşmasını beklerken
çürüğümsü koku ve tatta olan bir şeyle karşılaşabiliriz.
Elma, üzüm, kuru
üzüm, armut, nar, şeftali gibi
tatlı meyveleri kullanarak sirke (sadece kabukla veya bütünüyle) yapabiliriz.
Öncelikle
(karışık veya tek çeşit olabilir) meyvemizi ve cam kavanozu iyice yıkayalım.
Kabukları veya dilimlenmiş meyveyi bekletmeden (kararmasın) kavanoza koyalım.
Bir kilo meyve - iki litre su oranı kullanalım. Eğer doğal sirke varsa maya
olarak bir tatlı kaşığı karışıma ekleyelim. Maya yoksa daha dikkatli olmak
zorundayız. Bazı tariflerde mayalanmanın hızlanması için bir kaç nohut tanesi
eklenmesi öneriliyor. Dikkat edilirse nohuda gerek kalmadan güzel mayalanmış
sirke yapılabilir. Tadı da daha güzel olur.
Kavanoz; sirkenin
oksijen alması için kumaş
veya tülle kapatılıp lastiklenmeli. Karanlıkta ve oda sıcaklığında, sık sık
suyun üstüne çıkan meyveler geri bastırılarak kararması ve tadının bozulması
önlenmeli. Meyvenin tatlılığına bağlı olarak kabarmalar olacaktır, altına
taşmalara karşı bir kap konmalı ve kavanoz dört parmak eksik doldurulmalı.
Taşma olursa ve hemen temizlenmezse, sinekleneceği unutulmamalı. Sıcaklığa
bağlı olarak ortalama dört günde meyve kokusu hafif sirke kokusuna dönecektir.
Bu arada meyvesine bağlı olarak rengi koyuya, kabuklar da açık renge döner.
Ortam soğuksa, maya konmamışsa veya meyveler yeterince tatlı değilse bu süre
bir hafta on güne çıkar.
Kritik süre budur.
Birçoğumuz sirke
bakterisi üreyemeden, yerine zararlı bakteriler üreyen, tadı acayip bulanık
sirkeleri görünce ya ‘gerçeği böyle herhalde’ deyip kabul ediyoruz ya da büsbütün
bu işten vazgeçiyoruz. Püf noktası meyvenin havayla temasının kesilip suda
kalmasının günlük kontrolüdür. Oksijen ihtiyacı için arada hafifçe
karıştırılması sirkeleşmeyi hızlandırır. Meyve kokusu yok olup hafif keskin
sirke kokusu oluşan karışım plastik süzgeçle süzülür. Meyvesi, suyu ziyan
olmasın diye hafifçe sıkılabilir, bir miktar tortu da inecektir, zamanla dibe
çöker. Ancak fazla sıkılırsa inecek aşırı meyve kalıntısı sirkenin çürümesine
yol açar. Artık karar size ait. Süzülen sirke cam kavanoza konur, bir tutam
kaya tuzu muhakkak eklenir. Kaya tuzu sirkenin bozulmamasını sağlar. Kavanoz
aynı şekilde hep bezle lastik yardımıyla kapanmalı, sineklenmemesi için
sızıntılara dikkat edilmeli. Sıcaklığa ve maya eklenmiş olmasına bağlı olarak
süzüldükten en az iki hafta sonra sirke üzerinde sirke anası denilen bir tabaka
oluşmaya başlar. Bu sirkenin şifalı olduğuna işaret eder. Sirke anası da yeni
sirke yapılırken maya olarak kullanılabilir, atmayın. Sirke ne kadar çok beklerse,
o kadar duru ve keskin tatta olur.
Doğal sirke ile
ilgili birçok yayında sirkenin uzun uzun faydaları sıralanıyor. Dikkat edilirse
bütün faydalar sirkenin faydalı bakterilerine ve vücut için alkali oluşuna
bağlandığı görülür. Sirkenin asitli yapısı temizleyicidir, vücut iç, dış
temizliği, hatta ev temizliği bile yapılabilir. Alkali etki özelliği ise
vücutta eklem, asit artıkların atılmasında etkilidir. Konuyu çok abartıp
sirkeyi mucize sınıfına sokmak, metabolizma zincirinde uygun her noktaya
oturtmak doğru değil. Bir sonraki yazımda bu döngüyü işleyeceğim.
HOŞÇAKALIN