4 Nisan 2015 Cumartesi

DOĞAL SİRKE AYRINTILI TARİF

  Doğal sirke; piyasada satılan sirkelerden koku ve tat olarak tamamen farklı, suya katılıp içildiğinde hoş limonata gibi bir içecek tadında, ferahlatıcı, mideye hazımda yardımcı, son derece faydalı bir sirkedir. Elinde maya olmadan sirke yapmak dikkat isteyen bir konudur. Yapılışı sırasında sirke bakterisinin oluşmasını beklerken çürüğümsü koku ve tatta olan bir şeyle karşılaşabiliriz.
 Sirke faydalı bakterileri bünyemize almamızın en kolay yollarından biridir. Öncelikle şunu bilelim: Doğal
      Elma, üzüm, kuru üzüm, armut, nar, şeftali gibi tatlı meyveleri kullanarak sirke (sadece kabukla veya bütünüyle) yapabiliriz.
     Öncelikle (karışık veya tek çeşit olabilir) meyvemizi ve cam kavanozu iyice yıkayalım. Kabukları veya dilimlenmiş meyveyi bekletmeden (kararmasın) kavanoza koyalım. Bir kilo meyve - iki litre su oranı kullanalım. Eğer doğal sirke varsa maya olarak bir tatlı kaşığı karışıma ekleyelim. Maya yoksa daha dikkatli olmak zorundayız. Bazı tariflerde mayalanmanın hızlanması için bir kaç nohut tanesi eklenmesi öneriliyor. Dikkat edilirse nohuda gerek kalmadan güzel mayalanmış sirke yapılabilir. Tadı da daha güzel olur.
       Kavanoz; sirkenin oksijen alması için kumaş veya tülle kapatılıp lastiklenmeli. Karanlıkta ve oda sıcaklığında, sık sık suyun üstüne çıkan meyveler geri bastırılarak kararması ve tadının bozulması önlenmeli. Meyvenin tatlılığına bağlı olarak kabarmalar olacaktır, altına taşmalara karşı bir kap konmalı ve kavanoz dört parmak eksik doldurulmalı. Taşma olursa ve hemen temizlenmezse, sinekleneceği unutulmamalı. Sıcaklığa bağlı olarak ortalama dört günde meyve kokusu hafif sirke kokusuna dönecektir. Bu arada meyvesine bağlı olarak rengi koyuya, kabuklar da açık renge döner. Ortam soğuksa, maya konmamışsa veya meyveler yeterince tatlı değilse bu süre bir hafta on güne çıkar. Kritik süre budur.
     Birçoğumuz sirke bakterisi üreyemeden, yerine zararlı bakteriler üreyen, tadı acayip bulanık sirkeleri görünce ya ‘gerçeği böyle herhalde’ deyip kabul ediyoruz ya da büsbütün bu işten vazgeçiyoruz. Püf noktası meyvenin havayla temasının kesilip suda kalmasının günlük kontrolüdür. Oksijen ihtiyacı için arada hafifçe karıştırılması sirkeleşmeyi hızlandırır. Meyve kokusu yok olup hafif keskin sirke kokusu oluşan karışım plastik süzgeçle süzülür. Meyvesi, suyu ziyan olmasın diye hafifçe sıkılabilir, bir miktar tortu da inecektir, zamanla dibe çöker. Ancak fazla sıkılırsa inecek aşırı meyve kalıntısı sirkenin çürümesine yol açar. Artık karar size ait. Süzülen sirke cam kavanoza konur, bir tutam kaya tuzu muhakkak eklenir. Kaya tuzu sirkenin bozulmamasını sağlar. Kavanoz aynı şekilde hep bezle lastik yardımıyla kapanmalı, sineklenmemesi için sızıntılara dikkat edilmeli. Sıcaklığa ve maya eklenmiş olmasına bağlı olarak süzüldükten en az iki hafta sonra sirke üzerinde sirke anası denilen bir tabaka oluşmaya başlar. Bu sirkenin şifalı olduğuna işaret eder. Sirke anası da yeni sirke yapılırken maya olarak kullanılabilir, atmayın. Sirke ne kadar çok beklerse, o kadar duru ve keskin tatta olur.
  Sirke anasında görülen kendi şeffaf beyaz rengi harici herhangi bir renk yani sarı,yeşil,gri,siyah,tozlu beyaz noktalar,aşırı kokulu yapışkan sirke anası ve bu durumun sirkeye sirayet etmiş salya durumunda sirke derhal dökülmeli.
     Doğal sirke ile ilgili birçok yayında sirkenin uzun uzun faydaları sıralanıyor. Dikkat edilirse bütün faydalar sirkenin faydalı bakterilerine ve vücut için alkali oluşuna bağlandığı görülür. Sirkenin asitli yapısı temizleyicidir, vücut iç, dış temizliği, hatta ev temizliği bile yapılabilir. Alkali etki özelliği ise vücutta eklem, asit artıkların atılmasında etkilidir.

                                                                       HOŞÇAKALIN