6 Haziran 2015 Cumartesi
BIYOLOJIK GENÇLIK ve EGZERSIZ
Bilim yaşlanmayı inceliyor. Gelinen sonuçta; egzersizin, kemik yoğunluğunda artış, yaşlanmanın önüne geçmek, alzheimer ve parkinson gibi hastalıklarda iyileşme, beyin faaliyetlerinin artması, yeni beyin hücrelerinin oluşması gibi faydalarını sıralıyorlar.
Egzersizin; gençleştirici özellikleri olduğunu ve hücre enerji santralleri olan mitokondriler üzerinde, hızlandırıcı etkiler yaptığını ifade ediyorlar. Ayrıca, kemik iliği kök hücresinin; yağ hücresine dönüşme eğilimi gösterdiği, ancak egzersiz sayesinde, kemik hücresine dönüşerek, kemik yoğunluğu artışı sağladığı, önemli bir bilgi olarak geçiyor. Egzersizin gençleştirici etkisi bununla bitmiyor. DNA nın, her iki ucunda bulunan ve kısalmaları ile, DNA nın ömrünü belirleyen telomerler, yaptığımız egzersizlerden dolayı, bizi ödüllendiriyor. Nasıl mı? Ileri yaştaki atletlerin, akyuvar hücreleri incelendiğinde; 20'li yaşlardaki koşucuların telomerlerinden, sadece %10 oranında kısa olduğu görülmüş. Hareketsiz olanlarda ise; ileri yaştakilerin telomerleri, genç olanlara göre, %40 daha kısa olması, egzersiz için bir sebep daha veriyor. Bilim insanları, telomer uzunluğunun, hücre yaşı ölçümünde, sağlam bir başvuru noktası olduğunu söylüyorlar. Biri kondisyonlu, diğeri hareketsiz olmak üzere; ikizler üzerinde yapılan bir araştırmada; yıllar geçtikçe, egzersiz yapanların telomerlerinin, hareketsiz olan ikize göre, daha uzun olduğu bulunmuş. Ilerleyen yaşlarda, "neden daha yavaş oluyoruz?" sorusu da cevap buluyor bu arada: 40' lı yaşlardan sonra; zindeliğimiz, her 10 yılda bir, %10 oranında azalıyor. Kanada Aktivite ve Yaşlanma Merkezi, 65 yaş üzeri koşuculardan aldığı kas hücrelerini incelediğinde; bunların, 25 yaş ve hareketli bir birey kadar sağlıklı olduğunu görüyor. 40'lı yaşlardan sonra; hücrelerimizin enerji sağlayıcısı olan mitokondriler, zamanla yaşlanarak, kendilerini onarma özelliklerini kaybeder. Enerji sağlayamayan kaslar küçülür, beyin hacmi azalır, saçlar beyazlaşır ve dökülür... Sarkopeni denilen kas kütlesi kaybını, egzersiz tersine çevirir. Kaslardaki mitokondriler, etkinliklerini arttırır. Ileri yaş problemi olan, kırılgan kemiklerin önüne geçilir. Araştırmalar bu kadarla kalmıyor. Beyin üzerine araştırma yapan Prof. Dr. Mark Tarnopolsky; uzun süredir koşu yapan ve artık ileri yaş grubuna girmiş kişileri inceleyerek, alzheimer ve parkinson gibi nörolojik hastalıklara yakalanma olasılığının, daha düşük olduğunu belirlemiş. Egzersizin, aynı şekilde, beyin faaliyetlerini arttırdığını ve IQ seviyesini yükselttiğini işaret etmiş. Araştırmada, yürüyüş programına başlayan ileri yaşlıların; 6 ay sonra, beyinlerinin bazı bölümlerinde, önemli miktarda büyüme kaydedildiği, yeni kılcal damarlar, nöronlar, hücreler oluştuğu ve hafıza testlerinde başarılarının arttığı görüldü. Egzersiz sayesinde; beyne giden kan artmış, taze nöronlar üretilmiş. 70_80 yaş arası bunamanın, 10 yıl kadar ileri atılabileceği, 90' lı yıllarına yaklaşan kişilerde bile; yeni sinir sistemi ve beyin hücreleri oluşumu olduğu ifade ediliyor.
Çocukların cephesinden de elde edilen sonuçlar var. Aktif çocuklarda görülmeyen bir DNA hasarının, hareketsiz çocuklarda olduğu görülmüş. Egzersizin beyin faaliyetlerine yaptığı olumlu etkilerin, çocuklar için de geçerli olması, yaşın bir fark yaratmadığını, egzersizin bütün bireyler için aynı derecede önemli olduğunu kanıtlıyor. Bütün bu araştırmalar, sonuçta bize hareketsizliğin anormal bir durum olduğunu gösteriyor.
HAREKETLI KALIN, SAĞLIKLI KALIN!